Post Hoc Ergo Propter Hoc Türkçesi: "Sonra oldu, demek ki ondan dolayı oldu" olan yanılgı. Yaygın bir örnek vermek gerekirse: Horoz öttü ve güneş doğdu, öyleyse güneş horoz öttüğü için doğdu. Hume radikal bir kuşkucu olarak nedenselliğin doğanın bir özelliği değil, zihnin bir alışkanlığı olduğunu söyler. İmdi bu Post hoc safsatasının dikkatimi çeken yanı içinde … Okumaya devam et Post Truth Zamanlar & Post Hoc Ergo Propter Hoc
Asosyallik Üzerine
İnsan sosyal bir canlıdır. İlişkilerin içine doğarız ve kısmen kendi tercihlerimizle, kısmen de tercihlerimiz dışında yeni ilişkilerle insanlara bağlanırız. Sonuçları ötekini etkileyebilecek olan bütün davranışlarımız da bu sebeptendir ki, ilişkilerle bağlı olduğumuz ötekilere karşı bizi sorumlu kılar. Bu da şu demektir: Ne kadar az ilişki o kadar çok özgürlük. Çünkü ilke gereği kimse kendisine kötülük … Okumaya devam et Asosyallik Üzerine
Peter PARKER ve Immanuel KANT
Uzun zamandır yazmak istediğim keyifli bi konu bu. Felsefe tarihinin bence en büyük dahisi olan Kant diyor ki: "Öyle davran ki; eyleminin maksimi (kişisel gerekçesi denebilir) her zaman her yerde her insan için geçerli kabul edilebilsin. Öyle davran ki; yaptığın eylem evrensel bir yasa yerine geçebilsin." Bu pratik yasaya da 'Ahlak Yasası' adını veriyor. Kant' … Okumaya devam et Peter PARKER ve Immanuel KANT
Güzel Üzerine
Gerçekte algı duyudan ayrılır. Duyu yorumsuzdur, ama algı; kısaca duyunun zihindeki yorumudur. Güzel de soyut bir algıdır. Yani Güzel: Bi çok farklı tikelde bulduğumuz ve onlarda örtüştüğünü görüp isim verdiğimiz bi kavramdır. Tamam, Güzelin nasıl türetildiği belli zaten. Ben kendi adıma bir şeyi ne'den güzel bulduğumu hep merak etmişimdir. Kafamı kurcalayan, nasıl oluyor da farklı … Okumaya devam et Güzel Üzerine
Beklenti Üzerine
Beklemek susamak gibi, acıkmak gibi, bazen sigarasız kalmak gibi can sıkıcı bi şey demiş Şair* Bilmiyom, ben sigara içmedim hiç ancak şundan eminim ki; susamak ve acıkmak can sıkıcıdır. Can sıkıcıdır, çünkü yemek yesen de su içsen de tekrar acıkacaksın, tekrar susayacaksın. Tekrar bekliceksin ve de hiç bi zaman mutlak olarak doymayacaksın. Üstelik doymayacağının bilincinde … Okumaya devam et Beklenti Üzerine
Hikaye Üzerine
Hikaye: Her şey başka türlü olabilecek iken sırf ilgi çekici olsun diye kurulmuş olaylar silsilesi. İnsanların hayal güçleri etkileyici olabilir. Ama bana hiç bir şey öğretemez. Hatta hayal kurmak beraberinde hayal kırıklığını getirir. Hikayelerde her karakter, her olgu idea olarak var olur. Kusursuz ve tasvir edildiği kelimelerin tam karşılıklarıdır. Hikayelerdeki en büyük acılar ve hazlar … Okumaya devam et Hikaye Üzerine
Gülünç Üzerine
"Efsaneye göre; Parmeniskus nasıl ki Trophonius' un mağarasında gülme yeteneğini kaybedip, Delos' ta tanrıça Letos' u tasvir ettiği söylenen çarpık çurpuk bir kütüğü görünce o yeteneğe tekrar kavuşmuşsa, işte bana da aynısı oldu. Çok gençken ben de Trophonius' un mağarasında gülmeyi unutmuştum. Yaşım ilerleyip te, gözlerim açılıp hakikati fark edince, yeniden gülmeye başladım ve o … Okumaya devam et Gülünç Üzerine
Öğüt ve Emir Üzerine
Ben kendi adıma öğüt ve emir kavramlarının tanımlarını tam bulduğum için Thomas Hobbes' dan alıyorum. Hobbes' a göre emir; Söyleyen kişinin yararına olan, öğüt; Dinleyen kişinin yararına olan kiplerdir. Bu şekliyle kabul ettiğimde öğütün içi boş ve gereksiz ve hatta kimi zaman zararlı bir şey, emire itaatin de meşruluğu üzere değerlendirilmesi gereken birer kip oldukları … Okumaya devam et Öğüt ve Emir Üzerine